• Ben

teneke tiara

~ bazi bazi dönemsel, bazi bazi güncel, bir nevi aradakalmislik harikasi teneke tiaradan mesela filmlere, kitaplara, alisverise dair monologlar

teneke tiara

Category Archives: Akademik Safsata

Pazar Caliskanligi

03 Pazartesi Eki 2011

Posted by teneke tiara in Akademik Safsata, kitapkurdu

≈ Yorum bırakın

Etiketler

marsyas

Her pazar miskinlik yapacak degilim. Yumurtanin kapiya dayandigi su günler, Almanya’nin ayazinin bitip 10 günlük gec yaz tattirmasina denk gelmesi Murphy isimli sahsin kanunlarindan olsa gerek. Bayat ekmeleri ördeklere atma bahanesiyle Nerdeyse Mr. Darcy’le velespitlere atladik. Bol kahve, battaniye ve benim icin kitaplar.

Nigel Spivey’in Enduring Creation: Art, Pain and Fortitude’ unu kurcukladim. Kapakta Ribera’nin Marsyas ve Apollo’su kullanildigi icin aradigim kitap olabilme ihtimali kargodan ciktigi andan beri icimde tasidigim umuttu. Okuyun, okutun. Sanat tarihi ile yakindan ilgisi olmayanlarin dahi anlayacagi dilden. Fiyat tuzlu ama resimler yerinde. Mecbur pahalli olacak. Kitaba verdigim paraya acimam. Acimayin.

Neyse Marsyas’a dönelim. Ankara’dan Mugla ve ötesi istikametine seyrederken, Afyon’da illa ki Su Cikan kir kahvesinde dururduk. Burasi Marsyas’in derisinin yüzüldügü yer olarak geciyor. Su cikan adindan belli, sanirim Cine’nin basi, olmayabilir de. Aglayanlarin göz yaslarinin irmaga dönüstügü yer. Afyon’a yolunuz düserse burada durun, Ovid – Metamorphoses’den gerekli yeri bulup, zavalli Marsyas’i anin.

Ribera’ya bakarken aklima geliyor, yaz tatilleri, yazlik. Yazdan kalma bir havada ben o yazlardan uzakta Marsyas’i düsünüyorum. Resimde Apollo Nietzsche nin Apollo grandeur dedi sekilde, sakin sakin deriyi yüzüyor. Marsyas Dionysiac bir bicime ciglik atiyor, ama cilesinde bir erotizm var. Niobe’ye aklim takiliyor, sayfalari kurcuklarken buluyorum. Apollo ve ikizinin katliami. Ikiz kardesim oldugunu söylemis miydim? Onu düsünüyorum, yanimda olsa diye. Benim kardesim acaba benim icin ben istedim diye böyle bir zalimlik yapar mi diye düsünüyorum. Tanrilar degiliz ki, yargilamamak lazim. Iste Great Gatsby de böyle basliyor.

Reklamlar

Teorik cerceveye alalim

30 Cuma Eyl 2011

Posted by teneke tiara in Akademik Safsata

≈ Yorum bırakın

Etiketler

augustine, invention of hysteria

Saatlerdir yaziyorum, okuyorum, bos bos bakiyorum ama bir kere bile Michel Foucault demedim. Simdi bunu yazarak demis bulundum. Böyle bir dönem vardi. Foucault demeyeni fakülteden süpürgelerle kovaliyorlardi. Gecti mi bilmem, sahsen yazarken Times New Roman kullanmadigim gibi Foucault da kullanmiyorum.

Derrida iyidir, zira ne dedigi cogu kimsece anlasilmadigi icin her yere girer, karizma yapar, karizmani arttirir. Öyle ki yillarca Derrida’nin mesela fanila terlik vb. giyebilecegi ihtimali aklima gelmemisti. Bir belgeselde gördüm, giyiyormus. Hmm.

Kiminle oturup sohbet etmek isterdim? Walter Benjamin, etkilemedigi bir ben kaldim. Etkilesin beni de.

Kiminle arkadas olmak isterdim? Susan Brownmiller, kafaca anlasiyoruz.

Kimin asistani dahi olsam mutlu mesut yasarim? Bir ihtimal, Frantz Fanon. Zira asistanlik ömür boyu fotokopi cekmek demek.

Kimi islak odunla dövmek isterdim?  Jean-Martin Charcot. Pislik!

Bugün dogacaklara konacak isimler

Kiz: Augustine

Erkek: Marsyas

Charcot efendinin uydurma histeri pozu portrelerinden (o kadinlara neler yaptin? pis pis pis), Augustine mecburen ögrenilmis uyduruk histerik poz verirken ://

 

Bir de bu acidan bakmaya ne dersiniz?

29 Perşembe Eyl 2011

Posted by teneke tiara in Akademik Safsata

≈ Yorum bırakın

Etiketler

atlikarinca, keske marangoz olsaydim?

Mark Gertler, The Merry-Go Round (1916)

Atlikarinca yazayim ki hit alayim, hani ben de bir tane edinmek istedim de bu kadar hayrani olur muymus bir objenin? Bu bloga google’da bir sey aramak suretiyle gelenlerin yarisi atlikarinca diye geliyor.

Durmaksizin dönenen bir atlikarinca. Savas zamani eseri. Yüzlerdeki korkuyu gördünüz mü? Savas böyle bir sey. Askerler, belki sevdikleri hic durmayacakmis gibi dönen bir atlikarincadalar. Eglencenin sembolü artik bir savas düzenegi. Biri iniyor, biri biniyor. Hep ayni terane. Hepsi korkuyor. Ölümler artmis.

Yaninda Edward Munch ve Ciglik atarak kosan ciplak Vietnamli kizin oldugu fotografla servis edin (Foto: Nick Ut) Tatli olarak derisi yüzülen Marsyas  tavsiyemdir.

Bu gün doganlara konacak isimler: 

Erkek: Laocoön

Kiz: Julia Kristeva


Twitterdiklarim

Hata: Twitter yanıt vermedi.Lütfen birkaç dakika bekleyip bu sayfayı tazeleyin.

Arşivler

Aforizma Akademik Safsata Alasim Var Ayna ayna costume drama diet Evcimen Film Kipirdak kitapkurdu period/costume drama Tüketim Endeksi Uncategorized

3suisses 30's 80lerin sonunda 90larin basinda cocuk olmak Abu Simbal agatha christie American International Pictures; Roger Corman a song of ice and fire atlikarinca audrey hepburn augustine bbc bizzkids canak card topper carousel cath kidston cerceve chicago cicek clearblue monitör clementoni costume drama Edgar Allen Poe emma thompson fairy tale fantasy femme fatale film film noir fortunes of war Giovanni Belzoni granny square helene bonham carter hiyeroglif Howard Carter invention of hysteria jazz Jean-François Champollion jeniffer young jet by ter steege kanban kedi keske marangoz olsaydim? kinuko craft kirtasiye kitap kus kücük prens Lark Rise to Candleford legend marlene dietrich marsyas masal Misir müzik kutusu pazar. severus pip studio playlist puzzle püskevit ravensburger romola garai Sety i siyah -beyaz siyah-beyaz film spieluhr suspense tabak ter steege vs. pip studio tilda tildamsi tren Tutankhamun upstairs downstairs Vincent Price
Reklamlar

WordPress.com'da ücretsiz bir web sitesi ya da blog oluşturun.

Vazgeç
Gizlilik ve Çerezler: Bu sitede çerez kullanılmaktadır. Bu web sitesini kullanmaya devam ederek bunların kullanımını kabul edersiniz.
Çerezlerin nasıl kontrol edileceği dahil, daha fazla bilgi edinmek için buraya bakın: Çerez Politikası